Endüstri 4.0
Endüstri; insanlık tarihinin belirli periyotlarında farklı biçimlerde hayatımıza girmiş olsa da, esas itibariyle gelişim periyodu, 19 ve 20.yüzyılın içerisinde olmuş ve insanlık tarihi, onbinlerce yıllık tarihinde yaşadığı endüstriyel gelişimi misli ile bu dönemde yaşadı. Elbette bu süreçte yaşanan gelişim belli dönemlerde ayrıldı ki, Endüstri 4.0 hali hazırda ulaşılan en son nokta olarak, günümüzde Almanya’nın başı çektiği bir Endüstri devrimi olarak tanımlanıyor. Ancak tabii süreç irdelendiğinde, bu uygulamaların daha önce Japonya tarafından gayri resmi ve manifestosu bulunmayan biçimde zaten uygulandığını da gösteriyor. Prensipte, daha az kaynak kullanarak, daha etkili sonuçlara teknoloji ve yazılım ile ulaşma prensibi üzerine kurulu sistem, Türkiye için de bir fırsat olarak değerlendiriliyor.
Sanayi devrimi sürecinde maalesef gelişim kaydedemeyen ve bunu takip eden süreçte bir çok sebeple Endüstri çağına ayak uyduramayan ülkemizin bu aristokrasiye sahip olabilmesi oldukça zor görünüyor ki, zaten hali hazırda ağır sanayi ar-ge alanında oldukça sınırlı bir potansiyelimiz bulunuyor. Zira bu alanda geçmiş birikimin olmaması süreci oldukça olumsuz etkiliyor. Oysa 4.nesil endüstri devrimi, kuralları baştan yazıyor olduğundan, geçmiş birikimin gerekliliği ortadan kalıyor ve uzay çağının gereksinimleri kapsamında çözümler üretilebiliyor. Pekiyi bu protokoller neleri öngörüyor.
Geleneksel Endüstri
Geleneksel endüstri olarak tanımlanan süreç, sanayi devrimi sonrasında gelişen global bir sistem olarak tanımlanıyor olsa da, bu süreçte etkili birkaç ülkeden bahsetmek doğru olur. Bunların içerisinde başı Almanya, Amerika, İngiltere ve Fransa çekiyor. Sanayi devrimine de liderlik eden bu ülkelerin, mekanik ve bunu takip eden süreçte elektrik ve elektronik hakimiyetleri, herkes tarafından bilinir. Sürecin başından itibaren, makine parkı sahibi olmaları ve bu parkları düzenli olarak geliştirmeleri doğal olarak süreci domine etmelerini sağlayan bu ülkeler, elbette süreç içerisinde dünya çapında üretim gerçekleştirdi ve bildiğimiz dünyanın ortaya çıkmasını sağladı.
Ancak; 80’lerden itibaren bilgi teknolojilerinin kullanımı, dünyada geçmiş 100 yılda yaşanan tüm endüstri gelişmelerini bir kenara kaldırdı. Bilgisayarlar ve yazılımlar; bir çok işlemin masadan, ekrana taşınmasını sağladı ki, bu sayede insan gücü kullanım oranı düşerken kaynak tüketimi de azaldı. Örneğin, günümüzde işletme yazılımlarının kullanılması, kağıt kullanım oranını %95 oranında azaltmıştır ki, gelecekte bunun %99’a ulaşması beklenir. Aynı şekilde Endüstri 4.0; araçların üretiminde en çok materyalin kullanımını değil, optimum miktarda materyalin kullanımını öngörür. Dolayısıyla makine üretiminde de daha az kaynak kullanılır ve sistemlere bağlı, çoğunlukla bilgisayarlar tarafından yönetilen makine parkları kullanılır.
Endüstri 4.0 Protokolleri
Endüstri 4.0; evrimi önceki süreç incelenerek daha kolay anlaşılabilir. Süreç içerisinde makineleşme ve üretim bandı özelinde gelişmelere bağlı olarak süreçler tanımlanmıştır ki, bu süreçler şu şekildedir.
Buhar gücünün hareket enerjisine dönüştürülmesi
Makinelerin, hareket edebilmelerini sağlayan ilk güç kaynağı buhardır. Aslında prensip olarak fosil yakıtların tüketilmesi olarak da tanımlanabilen bu süreç, oldukça kısa sürmüş ve dıştan yanmalı motorların keşfi ile gündemimizden tamamen çıkmıştır. Ancak bu teknoloji her şeyi başı olduğundan son derece önemlidir.
Seri Üretim Bantlarının Geliştirilmesi
Geniş kitlelere makine üretimi yapabilmek için, ürünleri aynı anda binlerce adet üretebilme gereksinimin karşılanması için kurulan fabrika ve seri üretim bantları; sürecin en önemli bileşenlerinden bir tanesidir. Seri üretim, en az makinelerin keşfi kadar değerli kabul edilir ve sanayi için en önemli atılımdır. Zira üretimin endüstriye dönüşümü bu süreçten sonra olmuştur.
Elektrik ve Elektroniğin Üretim Bandında Kullanımı
Dijital dünyanın hayatımıza girişi olarak da tanımlanabilecek süreç, 70’lerden itibaren ortaya çıkmış ve robotik teknolojiler endüstride kullanılmaya başlanmıştır. Ancak her şeye rağmen, bu süreçte de kaynak tüketimi oldukça fazadır ve yapılan projeksiyonların tamamında dünyan bu tüketim koşullarını kaldırabilmesi mümkün görülmemiştir. Sonuç olarak Endüstri 4.0; bir zorunluluğun da eser olarak gündemimize girmiştir.
Endüstri 4.0
Daha az kaynak kullanıp, daha çok dijital teknolojileri kullanarak üretim yapmak ve ürünleri bu zemin üzerinde geliştirmek, Endüstri 4.0 temel prensipleridir. Bu sistem protokollerini, daha fazla yazılım ve daha az yazılım prensibi üzerine kurar. Sonuç olarak daha hatasız çalışan ve ekonomik çözümler elde edilir ki, gelecekte bu düzenin çok daha yazılım yoğun hale gelmesi beklenmektedir.
